Yeni devletler oluşurken eski devletlerin son kalıntılarıyla da mücadeleye girişerek bölgede büyük oranda çatışma hüküm sürmüştür. Böyle bir ortamda fıkhî-siyasi ve ilmî görüşlerini belirten Ruzbihân el-Huncî, siyasetçileri de görüşleriyle etkilemeye çalışmıştır. Bu çalışmada Türk ve İslâm tarihi bakımından önemli şahsiyetler arasında bulunan, bilim dünyasına çeşitli eserler bırakan Rûzbihân el-Huncî’yi değerlendirerek eserlerini, ilmî boyutunu, hayatını, dinî değer ve mezheplere bakışını inceleyere, dönemin dînmezhep ve sosyal yapısını ele alıp incelenmiştir. Huncî’nin yaşadığı dönemde ortaya çıkan dînî-siyasî karakterdeki Safevî Hareketi’ni Özbek-Kazak-Safevî-Osmanlı ilişkileri bağlamında değerlendirilmiştir. Huncî’nin Alevî-Sünnî tutum ve davranışlarına yön veren ve yazılarını yazmaya sebep olan değerler arasında, Sünnî-Alevî çatışmasının ana nedenlerine değinilmiştir.